Akbank Düşünce Kulübü posterini görüp başvurduğum bir programdı. Başvuru aşamasında bize sordukları soruları cevaplamak bile çok keyifliydi, bir sürü başvuru geldiğini ve şansımın çok düşük olduğunu düşündüğümü hatırlıyorum. Bununla beraber başvuruyu, kişilik envanterini ve diğer bütün basamakları çok keyif alarak doldurmuştum. Kabul aldığımı öğrendiğimde gerçekten çok mutlu oldum. Eğitimler için çok heyecanlıydım. Akbank Düşünce Kulübü hakkında internette bulabildiğim tüm yazıları okumuş, geçen senenin teması olan sürdürülebilir bankacılık konusunda günlerce araştırma yapmış hatta eğitimlerin ilk günü giyeceğim kıyafeti bile bir hafta öncesinden seçmiştim.
Sonunda eğitimler başladığında benden mutlusu yoktu, GooINN tarafından çok değerli bir eğitim aldık ve bu eğitim bana hayatım boyunca sormadığım soruları sordurdu: bir girişim nasıl kurulur, bir fikir nasıl bulunur, müşterilere nasıl ulaşılır, ihtiyaçlar nasıl saptanır, bunların hepsini işin mutfağından, bir girişimcilik şirketinden öğrendik.
Bu aldığımız eğitimde ilk anda Ömer Hoca bize bir ev çizmemizi istedi. Hepimiz farklı hedef kitleler için çeşitli evler çizdik: Arsaların oldukça pahalı olduğu kalabalık bir şehirde yaşayan insanlar için, bir köyde yaşayan ve bahçe işleriyle uğraşmayı seven insanlar için, güvenliğe önem veren insanlar için, toplu taşıma kullanan insanlar için… Bu soruyla aslında ‘Persona görüşmeleri’ nin önemini öğrendik ve düşünce kulübü sürecinde öğrendiğim en önemli kavramlardan birisiydi. Persona ile ilgili eğitimden sonra 44 kişiyle röportaj yapıp dijital bankacılıkla alakalı yaşadıkları sorunları ve dijital bankacılıktan beklentilerini öğrendim.
Problemi detaylı saptamanın çok önemli olduğunu düşündüğümden haftalarca 44 kişiyle yaptığım görüşmelerin ses kayıtlarını tekrar tekrar dinledim, her öneri ve şikayeti bir excele not aldım, sorunların frekansını ve etkisini içeren çeşitli grafikler çizdim. Bu süreç benim için gerçekten çok keyifliydi.
Daha sonra ürün hazırlama ve test etme sürecine geçtik. Bu süreçte GooInn süpervizörlerimiz bizi hiç yalnız bırakmadılar. Her Pazartesi ve Çarşamba günü hepimizin katıldığı genel eğitimler alıyorduk. Cuma günleri ise bireysel görüşmelerimiz oluyordu. Özellikle bireysel görüşmeler sırasında kendi girişimimle alakalı yaşadığım sorunları açıklıyor ve geri bildirimler alıyordum.
Ben bankacılık uygulamalarını çok karışık bulan, ve bankaya genel olarak sınırlı sayıda işlem için giden insanları hedeflemiştim. Bu nedenle ürün olarak sadece en çok kullanılan işlemleri içeren bir mobil bankacılık uygulaması tasarladım. Uygulamayı test etmek için Kadıköy Pazarı, İzmit Yenicuma Meydanı gibi yerlerde hiç tanımadığım insanlara sorular sorup uygulamayı test etmelerini sağladım ve görüşlerini aldım. Bunun yanı sıra farklı bankalarda çalışan kişilerle görüşüp uygulamam hakkında bir de bankalar perspektifinden dönütler aldım. Geri bildirimlerin çoğu oldukça olumluydu. Olumsuz bildirimler de uygulamayı geliştirmeme yardımcı olduğundan verimliydi. Bu süreç beni fazlasıyla motive etti ve büyük bir hevesle final günü için sunumumu hazırlamaya başladım.
Eğitimlerimiz ayrıca yatırımcı sunumlarını nasıl yapmamız gerektiğini de kapsıyordu. Her bir slayt için teker teker neyi ne zaman ne şekilde anlatmalıyız, jüriden gelen soruları nasıl cevaplamalıyız, sunumda heyecanımızı nasıl yenebiliriz gibi soruları kapsayan yatırımcı sunumları dersinde de hayatım boyunca benimle kalacak bir sürü faydalı bilgi öğrendim.
Sunum günü yaklaşırken günlerce neredeyse hiç uyumamıştım. Hem final haftasındaydım, hem de kalan tüm enerjimi Akbank Düşünce Kulübü eğitimlerine saklıyordum. Sunumdan önceki gece yine sabaha kadar prova yapmıştım. Sunum günü içimde çok tatlı bir heyecan vardı, bir yandan ödül almayı çok istiyordum, ama diğer yandan Düşünce Kulübü’nün bana halihazırda çok şey kattığını ve ödül alamasam da aldığım eğitimin bana katabileceği kadar çok şey kattığını düşünüyordum.
Biyoloji ve bilgisayar alanlarıyla ilgileniyorum ve gelecekte bu konuda bir girişim kurmak istiyordum. Düşünce Kulübü bana bunu nasıl yapabileceğimi öğretti. İşte bu sebeple hayatım boyunca yapacağım her önemli sunumda, geliştireceğim her fikirde Akbank Düşünce Kulübü bünyesinde aldığım eğitimin olumlu izleri olacak, ve bu benim için fazlasıyla yeterliydi. Kendi Akbank Düşünce Kulübü projem olan yonek.co’yu da hayata geçirmek istiyorum. Bana hiç fikir sahibi olmadığım bir alanda çok iyi bir eğitim alma şansı tanıyan Akbank’a çok teşekkür ederim.
Yorum Yazın
İşlem başarısız oldu.
TamamBaşarılı
Tamam